MASKE TAKMAK İLE İLGİLİ DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR

Pandemi sürecinde maske takmak konusunda internet ortamında çok fazla bilgi bulunuyor. Bu kadar bilgi karmaşası içinde neye inanacağımızı bilmek bazen çok zor olabiliyor. Ancak maalesef kesin olan bir şey var ki koronavirüsü hepimizin yaşamlarını önemli ölçüde etkiledi.

Belirsizlik duygusunun hepimizi –neredeyse koronavirüsten daha çok tedirgin ettiğini söylersek yanılıyor olmayız. Salgın hafiflediğinde “normalin” nasıl görüneceğini henüz bilmiyoruz. Ya da bu virüsten ölümlerin ne zaman son bulacağı, sokakta tekrar ne zaman kendi sağlığımızı veya başkalarını riske atmadan maskesiz dolaşabileceğimiz gibi sorular maalesef akıllarımızda hala cevapsız.

Hepsinden önemlisi, güvenilir tedaviler, testler ve aşıların kesin olarak bulunmasının ne kadar süreceğini bilmiyoruz. Bilim insanlarımız ve sağlık çalışanlarımız bu hayati hedeflere doğru ilerleme kaydederken, bize düşen görev önce kendimizi ve dolayısıyla çevremizi bu virüse karşı korumak için, uyulması gereken kuralları uygulamak.

Ülkemizde 49 ilde maskesiz sokağa çıkma yasağı uygulaması başlatıldı. Bunun dışındaki illerde ise birçok yerde halka açık ve kalabalık yerlerde maske takma gerekliliği getirildi. Maskeler uzun bir süre daha hayatımızda olacak gibi gözüküyor.

Şimdiye kadar yüz maskeleri hakkında çok şey duyduk. Sevdiklerimizi almaya ve dünya ekonomisini çökertmeye devam eden bu küresel salgınla savaşın en önemli silahlarından biri olan yüz maskeleri ve bunların etkinliği hakkında birçok çelişkili fikir duyuyoruz.

Ama duyduğunuz her şey doğru değil. İşte maske takmak konusundaki en önemli yanılgılardan birkaçı ve akılda tutulması gereken bazı önemli bilgiler:

YANLIŞ: Koronavirüs hava yoluyla taşınmaz, bu yüzden maskeye ihtiyacımız yoktur.

Gerçek: Dünya Sağlık Örgütü (WHO), COVID-19’un hava yoluyla yayılmadığını söylese de – damlacıkların solunum yoluyla yayılabileceği görülmekle birlikte – daha yakın tarihli çalışmalar, konuşma gibi ortak etkinliklerin insanlar virüs taşısalar da hala asemptomatik iken hastalığı yayabileceğini gösteriyor. Bu, görünüşte sağlıklı görünseniz bile, bir maske takmanın yayılmayı durdurmada çok önemli olabileceği anlamına gelir.

YANLIŞ: Maskeler karbondioksitin birikmesine yol açar ve sizi hasta edebilir.

Gerçek: Maskeler hakkında bilinen en büyük yanlış, maske takmanın kan oksijen seviyenizin düşmesine veya kan karbondioksit seviyenizin yükselmesine neden olabileceğidir. Ancak uzmanlar “Kumaş yüz maskeleri ve cerrahi maskeler havayı filtrelemez, hava geçirmez değildir ve yüze yapışmazlar” diyor. Öte yandan cerrahlar ve diğer tıp uzmanları, gün boyunca kan karbondioksit seviyeleri etkilenmeden cerrahi maskeler takıyorlar.

YANLIŞ: Yüz Maskeleri öncelikle kullanıcıyı korumak için kullanılır.

Gerçek: Birçok insan maske takmanın sadece kendisini güvende tutmak için olduğunu zanneder, ancak gerçek şu ki taktığımız maske bizi çevremizdekilerden koruduğu kadar çevremizdekileri de bizde olabilecek ve asemptomatik ilerleyecek virüse karşı korur. Konunun uzmanları “Maskeler solunum salgılarınızı içerde tutmak ve diğer insanları sizden korumak için kullanılıyor” diyor. Bu, maskelerin birçok kişinin sandığı gibi “karşısındakinden korku” işareti olmadığını; bunun yerine, sosyal sorumluluk ve nezaket belirtisi olduğunu gösteriyor.

YANLIŞ: Maske Takmak Sosyal Mesafenin Yerini Alabilir

Gerçek: Yüz maskeleri asla %100 bir çözüm değildir. Bu büyüklükte ve yeni başlamış bir salgında kanıtlanmamış birçok bilgi gölgesinde geliştirebildiğimiz hiçbir koruma yöntemi; sosyal mesafe, uygun el yıkama ve kendimizi olabildiğince karantinaya almanın yerini tutamaz. Yüz maskesi takmak yanlış bir güvenlik duygusuna yol açabilir, bu nedenle sosyal mesafe için mevcut kurallara (insanlarla aranızda en 3-4 adım, mümkünse daha fazla) sadık kalın ve başkalarının sağlığına, onları kendi nefesinizden koruyarak saygı gösterin.

YANLIŞ: Yüzümü örten herhangi bir kumaş yüz maskesi olarak işe yarayacaktır.

Gerçek: Yüzümüze sardığımız kumaşlar, kalabalık ortamlarda hem burnu hem de ağzı kaplamalıdır. Kumaş yüz kaplamaları aşağıdaki kriterlere uyulduğunda bizi koruyabilir.

• Kumaşı yüzünüzün kenarları dahil tamamına iyice oturtun.
• Sıkı bir bağlama şekli, çengelli iğne ya da uygun bir aparatla emniyete alın.
• Birden fazla kumaş katmanı ekleyin
• Bağlamayı nefes almanızı engellemeyecek şekilde ayarlayın.
• Her kullanımdan sonra şekline zarar vermeden veya şeklini değiştirmeden yıkayın.

YANLIŞ: Kumaş Yüz Maskeleri N95 Maskelerle Aynı Korumayı Sağlar

Gerçek: N95 maskeleri yüze sıkıca oturur ve 3 mikrondan büyük partiküllerin % 95’ini filtreler. Kumaş maskelerin aksine, N95 maskelerde elektrostatik bariyer bulunur. Bu maskeler korudukları yüze tam oturduklarında, neredeyse tüm mikroskobik parçacıkların geçmesini engellerler. Cerrahi maskeler yüze yapışmaz ve özellikle büyük damlacıklar, vücut sıvılarını ve sıçramaları önler. Kumaş maskeler, bir kullanıcıyı mikroskobik damlacıklardan korumak için yeterince yoğun değildir, ancak malzeme ne kadar yoğun olursa, daha iyi koruma sunabilirler.

YANLIŞ: Tüm Maskeler Güvenle Yeniden Kullanılabilir

Gerçek: Kumaş maskeler yıkanabilir ve tekrar kullanılabilir. N95 maskeler tek kullanımlıktır. Cerrahi maskeler tek kullanımlık olacak şekilde tasarlanmıştır. Şu anda, güvenle yeniden kullanılabilecek tek maske kumaş maskelerdir. Kullandığınız kumaş maskeyi, bir daha dokunduğunuzda bulaşım olması riskini en aza indirmek için kullanımdan sonra uygun şekilde yıkayın ve dezenfekte edin. Maskeleri çıkarırken ve takarken her zaman uygun tekniği uygulayın. Uzmanlar, maskenin ön tarafına dokunmadan, burnunuza, gözlerinize veya ağzınıza dokunmamaya dikkat ederek bunları arkadan dikkatlice çıkarmanızı öneriyor.

“Maskeyi çıkardıktan hemen sonra ellerinizi daima yıkayın. Bu konuyla ilgili görüşlerinizi yorumlar bölümünde bizimle paylaşabilirsiniz.“