SİZİ HASTALIKLARDAN KORUYACAK 7 ANTİVİRAL GIDA

Siyah Çay, çeşitli viral enfeksiyonlara karşı koruyabilen bir grup patojenle savaşan bileşik açısından zengindir. Çay yaprakları, bitkileri istila eden bakterilere, mantarlara ve virüslere karşı koruyan polifenoller, kateşinler ve kafein, teobromin ve teofilin gibi alkaloidler dahil olmak üzere doğal olarak oluşan bileşikler içerir. Araştırmalar, siyah çayın influenza virüsünün bulaşıcılığını neredeyse tamamen yok edebileceğini göstermektedir. Ve bir çalışmada, theaflavinler adı verilen flavanol bileşikleri açısından zengin siyah çay ekstresi, herpes simpleks virüsü tip-1 (HSV-1) enfeksiyonunu bastırmayı başardığı gözlemlenmiştir.

Grip, rinovirüs, sitomegalovirüs (bir tür herpes virüsü), herpes simpleks, HIV, viral pnömoni ve rotavirüs gibi virüslerle mücadele eden allisin, dialil trisülfid ve ajoen dahil olmak üzere güçlü bileşikler içerir. Klinik bir çalışmada, 12 haftalık bir süre boyunca allisin özü alan insanların, diğer deney grubundan önemli ölçüde daha az soğuk algınlığına sahip olduğu ve soğuk algınlığı olanların daha hızlı iyileştiği gözlemlenmiştir.

Beta glukanlar, viral replikasyonu inhibe ettiği ve bağışıklık fonksiyonunu arttırdığı gösterilen antiviral bileşikler ile yüklenir. Klinik bir çalışmada, dört hafta boyunca shiitake mantarı yiyen insanlar, bağışıklıklarının iyileştiğini ve yanı sıra iltihaplanmanın azaldığını gösterdi. Diğer çalışmalar shiitake mantarlarının önemli antibakteriyel ve antifungal özelliklere sahip olduğunu ve test edildiği mayaların, küflerin ve diğer organizmaların yüzde 85’ine karşı korunduğunu göstermiştir.

Zencefil, uzun zamandır geleneksel tıpta soğuk algınlığı ve grip tedavisinde kullanılmaktadır ve modern çalışmalar ölçülebilir antiviral faydaları olduğunu göstermektedir. Bir çalışmada, taze zencefil virüsün hücrelere bağlanma yeteneğini bloke ederek ve viral enfeksiyonlara karşı koymaya yardımcı olan bileşiklerin salımını uyararak HRSV’ye (alt solunum yolu enfeksiyonlarının ana nedeni olan sinsityal virüsü) karşı koruduğu görülmüştür.

Bir dizi modern çalışma, başka bir geleneksel antiviral olan elma sirkesinin çeşitli patojenlere karşı antimikrobiyal aktivitesini ortaya koymuştur. Araştırmacılar, elma sirkesinin, elmaların antiviral özellikleri ve fermantasyon işlemi sırasında ortaya çıkan probiyotiklerin varlığı da dahil olmak üzere çeşitli mekanizmalarla çalışabileceğini önermektedir.

Tarçın, bitkisel tıpta yüzlerce yıldır kullanılmaktadır.Kimyasal profillemesi aktif bileşiklerinin antiviral, antimikrobiyal, immünomodülatör ve antienflamatuar etkilere sahip olduğunu göstermektedir. Yapılan çalışmalarda tarçının karakteristik lezzetini ve kokusunu veren bileşik olan sinnamaldehit maddesinin, grip virüsünün büyümesini önlediği görülmüştür. Sinnamaldehit ayrıca gıdalardaki Listeria ve Escherichia coli’yi inhibe eder ve vücudumuzu Candida albicans dahil olmak üzere çeşitli mayalara ve mantarlara karşı korur.

Çoğumuzun severek tükettiği milli gıdamız yoğurt, viral enfeksiyonlarla savaşan probiyotikler içerir. Bir derlemede, 28 ayrı çalışma probiyotiklerin solunum yolu enfeksiyonlarına karşı koruduğunu göstermiştir. Probiyotiklerin solunum yolu bağışıklığını artırabildiğini, iyileşmeyi hızlandırdığını ve grip virüsünün neden olduğu solunum yolu enfeksiyonlarının şiddetini azaltabildiği bulunmuştur. Probiyotikler, bazı Coxsackievirus, HIV-1 ve ishale neden olan virüsler dahil olmak üzere diğer viral enfeksiyonlara karşı koruma sağlayabilir.